CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin küme toplantısında gündemi kıymetlendirdi.
MHP başkanı Devlet Bahçeli’nin kendisine yönelik Diyarbakır ziyareti tenkidine karşılık veren Kılıçdaroğlu, “Ben Türkiye’nin her noktasına giderim, alnım açık giderim. Vatanım, bayrağım için giderim ancak sen gidemezsin.” dedi.
Seçim Kanunu’nda yapılmak istenen değişiklikle ilgili de kıymetlendirme yapan Kılıçdaroğlu, “Gideceklerini çok yeterli biliyorlar. Hedefleri seçim kanunda değişiklik yapıp milletin iradesini Meclis’e yansıtmak değil. Maksatları koltuklarını korumak. Kardeşim sen milletin sesini bilmiyor musun? Millet kararını vermiş seni yolcu edecek. Seçim Kanununu istersen sabah, öğle, akşam değiştir biz seni yolcu edeceğiz” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun satırbaşları şöyle:
Gençler şunu unutmayın. Size tek vaadim var. Sizin hayalleriniz bu kardeşinizin amacı olacaktır.
Suriyeli kardeşlerimiz için davulla zurnayla göndereceğiz dedik. Bu beyefendiyi halkın iradesiyle göndereceğiz. Bütün dünya bunun şahidi olacak.
İnfaz muhafaza memurlarının sorunları
İnfaz müdafaa memurları bildiri atmışlar. ‘1.5 yıldır cezaevinde yatıp kalkıyoruz. Güvenlik görevlisinin sahip olduğu haklara sahip olamıyoruz’ diyorlar. Endişelenmeyin beyefendisi göndereceğiz, Türkiye’nin bütün problemlerini el birliğiyle çözeceğiz.
Kamuya iş yapan yüklenicilerin maliyet çıkmazı
Devlet dediğiniz kurum haksızlık yapmaz. Kamuya iş yapan yüklenicilerle ilgili bir yasa çıktı. Bu onların problemini çözmez diye itiraz edildi. ‘Hayır biz bildiğimizi okuruz’ dediler ve çıkardılar. Bu onların sıkıntısını çözmüyor. Büyük kısmı iflasla karşı karşıya.
Balıkçıları hiçbir vakit unutmadım. Hopa’dan İskenderun’a kadar meselelerinizi raporlaştırdık. Sizlerin de oylarıyla iktidara gelince problemlerin nasıl çözüldüğünü göreceksiniz. Bizim iktidarımızda yalnızca malı götürenler üzülecek onun dışında herkes sevinecek.
Telekom soygunu
Telekom soygununu biliyorum. Özelleştirmede verilen bir kelam vardı. İnternet alt yapısının güçlendirilmesi. Bu hususta hiçbir şey yapılmadı. Hiç kimse merak etmesin bunun da hesabını soracağız.
Elektrikte ‘Elinden tutan mı var’ restleşmesi
Diyarbakır’a gittim. Şanlıurfa’da ‘Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı bize verin elektriği çiftçilere fiyatsız vereceğiz’ dedim. Diyarbakır ‘Niye bizi de vermiyorsunuz’ dedi. Projelerimizi hazırladık. (Video gösterimi)
‘Elinden tutan mı var’ diyor. Diyarbakır’da da Siverek’te de söyledim. Şayet kelamını tutarsan, ben bunları yapacağım.
1. Kuracağımız şirkete teşvik evrakını vereceksin.
2. Güneş panellerinin konulacağı toprakları bize tahsis edeceksin.
3. Güç Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından lisans vereceksin ve TEİAŞ’ta bize hiçbir mahzur çıkarmayacak.
Önce 6 vilayette elektriği evreli olarak çiftçilere hiçbir bedel alınmadan vereceğiz. Daha sonra bölge bölge bunu büyüteceğiz. Biz çiftçiler için bunu düşünüyoruz. Buradan bütün çiftçilere açık ve net söylüyorum. Senin hakkını, alın terini Afrika’ya götürüp orada peşkeş çekmelerini istiyorsan koşa koşa git oyunu ver AK Parti’ye. Bizim çoluk çocuğumuz var, hoş bir hayata gereksinimleri var diyorsan tek bir adres var. İsmi belirli, şanı belirli, erdemi muhakkak Cumhuriyet Halk Partisi kardeşim buna vereceksin oyunu.
Bahçeli’ye ‘Diyarbakır ziyareti’ yanıtı
İşte Milliyetçilik budur. Evvel benim beşerim kazanacak. Bahçeli de duysun bunu. Ben Türkiye’nin her noktasına giderim, alnım açık giderim. Vatanım, bayrağım için giderim fakat sen gidemezsin. Hiç kimse unutmasın bizim dokularımızda kuvayi ulusala ruhu vardır. Ülkemizde bir tek çocuğun bile yatağa aç girmesine müsaade vermeyeceğiz. Bunu Millet İttifakı ile yapacağız. Bu ülkenin liyakate, büyümeye, adalete gereksinimi var.
Maltepe İktisat Forumu
Maltepe İktisat Forumu’na katıldım. Türkiye’nin birtakım temel problemleri var. Bu problemler Türkiye’ye prestij kaybettiriyor. Bir çürüme yaratıyor. Gittiğim her yerde soruyorlar kiminle çözeceksin, takımlarınız, planlarınız var mı diye soruyorlar. Çürüme ve çöküş, 20 yıllık müddetin sonunda finansal sistemin çöktüğünü görüyoruz. Türk Lirası kıymet kaybetmeye devam ediyor. 128 milyar dolar kimlere satıldı kimse bilmiyor. Merkez Bankası’nın kasasında kendisine ilişkin bir sent bile yok. Bakiyesi -43 milyar dolar.
Sayın Bahçeli’ye sormak istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı bu kadar ağır laflar edenin ayağına Erdoğan gittiği vakit niçin iki cümle kuramadın? Bu ülkenin gururu yok mu? Oturuyorsun günün 24 saati CHP, evet CHP bu ülkenin teminatıdır.
‘Finansal çöküş toplumsal çöküşü de getirdi’
Sosyal çöküş. Milyonlarca kişi açlık hududunun altında yaşıyor. Hiç biliyorlar mı sanki boşanma davaları ne kadar arttı diye. Ailenin temeline dinamit koydu bunlar.
Uyuşturucu… Hangi ile gitsem sessiz sedasız bir kişi gelip ‘Uyuşturucudan bu milleti kurtarın’ diyor. Evvel yoksul ailelerinin çocuklarını elde ediyorlar. Bu bu türlü giderse çok daha büyük felaketler Türkiye karşı karşıya kalabilir.
Bugün Bahçeli’ye biraz fazla mı takıldık? Allah isteği için hiç soru sormuyor musun? Hapishanelerde bir tane uyuşturucu baronu var mıdır? Yoktur lakin garibanlar var. Uyuşturucu baronları siyasetçiyi parayla satın alır. Farkındalar mı sanki bunun.
Yolsuzluk ve rüşvet artık sıradanlaştı. Bir devlet memuru rüşvet almıyorsa memur bile saymıyorlar onu. Bu ülkede İçişleri Bakanı çıkıp ayda 10 bin dolar rüşvet alan siyasetçi var dedi tık yok. AK Parti’ye ve MHP’ye oy vermekte ısrar eden kardeşlerime seslenmek istiyorum. Bir ülkenin içişleri bakanı çıkar 10 bin dolar rüşvet alan siyasetçi var der, 83 milyon bunu bilmez neden? Kim müdafaası altına aldı?
Rüşvet alan adamdan büyükelçi olur mu? Bahçeli’ye soralım. Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağını otomobilinde taşıyan kişi rüşvet alan kişi. Rüşvetçiden büyükelçi olur mu? Benim kanıma dokunuyor. Bu millet bizi iktidar yapacak, ben onların burnundan fitil fitil getireceğim.
‘Kültürel çöküş yaşıyoruz’
Bir kültürel çöküş yaşıyoruz. Hatay Büyükşehir Belediye Liderimizin yaptığı açıklamalar… Onların kültürü, oluşturdukları gettolar bizim kültürümüzü bozmaya başladı. Sen bu kültürü korumak zorunda değil misin? Bütün demokratik kıymetlerimiz tahrip edildi. Gazeteler kapandı çok sayıda. Kültür mecmuaları kapandı. Üniversiteler, üniversite olmaktan çıktı. Entelektüel zenginliğimiz tahrip edildi.
‘600 milletvekiline, Meclis’e ne gerek var’ diyecekler
Politik çöküş yaşıyoruz. 600 milletvekilinin misyon yaptığı parlamentoya bakın. Ne fonksiyonu var parlamentonun el kaldırıp indirme o kadar… Devir gelecek ‘600 milletvekiline, Meclis’e ne gerek var’ diyecekler.
Türkiye büyük prestij kaybına uğradı. Evvelden Türkiye deyince prestijin vardı. Devleti yöneten kişi bir hâkim gücün telaffuzuyla sesini çıkarmıyorsa politik çöküş katmerleşmiştir. Hükümran güç neyse onun buyruğundadır artık.
Devlet bir şahsa teslim edilmez. Çanakkale’yi geçilmez kıldık. Halkın iradesiydi o. Çanakkale’ye bütün hükümran güçler geldiler bir tek gemisini bile geçiremediler. Bir padişahın iradesiyle geldiler Dolmabahçe’nin önüne gemilerini demirlediler. Devlet bir şahsa teslim edilmez. İşte sonuç bu, tarihe baksalar bunu görecekler. Tarihini bilmeyen kişinin ülkeyi yönetmesi mümkün değildir.
Yozlaşma ve çürüme bürokrasiyi de esir aldı. O yüzden bürokratlara davet yaptım. Yolsuzluk belgelerine imza atmayan binlerce bürokrat var. O bürokratların tamamının alınlarından öpüyorum.
‘Yeni takımlar, yeni kurallar ve yeni kurumlar’
‘Nasıl düzelteceğiz’ diye soruyorlar. Üç temel kuralımız var. Yeni takımlar, yeni kurallar ve yeni kurumlar.
Devlette liyakat olmazsa adalet olmaz çürüme olur. Yeni takımlardan kastettiğimiz liyakat sahibi bireyleri atamaktır. Bizim iktidarımızda Merkez Bankası’na arkeolog tayin edilmeyecek. Güreşçinin banka idaresinde ne işi var? İşi ehline teslim edeceğiz.
Devlette liyakat sistemini lakin ahlaklı siyasetçiler oluştururlar. Zira doruktaki adam rüşvet almazsa aşağıdaki bilir ki alırsa burnundan fitil fitil gelecek.
Devlet idaresinde şeffaflık olacak. Siyasette hesap verebilirlik. Siyasetçi dediğin hesap verecek. Onun için Kesin Hesap Komitesi kuracağız. Biz kendimize o kadar güveniyoruz ki Kesin Hesap Kurulu’nun lideri ana muhalefetten olacak biz gelip hesap verme onurunu yaşayacağız.
Sayıştay’a ‘denetleyeceksin’ diyeceğiz. Savurganlığa son vereceğiz. Bir genelge ile savurganlığı, israfı bitireceğiz. Meclis için de Siyasi Ahlak Kanunu’nu çıkaracağız. Bu çatının altına gelen milletvekilleri hangi partiden olursa olsun ahlaklı olacak.
Yeni kurumlardan ne var? Stratejik Planlama Teşkilatı kuracağız. Planlaması olmayan bir devlet yalnızca biziz. Yatırım programını belirleyen bizim beşli çete. Bakıyorlar büyük vurgun, garantiler var..
Ulusal Vergi Kurulu kuracağız. Her yıl bütün vergilerle ilgili rapor yazılacak o rapor yayınlandığı vakit bir ay bu ülkede tartışılır.
Aile Dayanakları Sigortası Kurumu’nu kuracağız. Banka hesabına her ay en az minimum fiyat meblağında yatırılacak. Kimse senin yoksul olduğunu bilmeyecek.
Yeni kurumlar yanında var olan kurumları da düzelteceğiz. Merkez Bankası’nın lideri dürüst, ahlaklı olacak. Fiyat istikrarından sorumlu olacak. Artık biri var Sarayda oturuyor onun da aslında fiyatlarla ilgisi yok. Her şey ona ücretsiz.
Gelir İradesi Başkanlığı’nı da bağımsız yapacağız. Vergi kontrolü politik olarak kullanılmayacak. Kamu İhale Kurumu ve uygulamalarını büsbütün değiştireceğiz. Beşli çete falan bunları bitireceğiz.
Ekonomik Toplumsal Konsey’i tekrar kuracağız.
Bir şeye daha muhtaçlığımız. Bu kurumlar, takımlar hangi strateji ile çalışacaklar. Orda da 4 ayaklı bir stratejimiz var. Evvel demokrasiyi inşa edeceğiz, sonra üreten Türkiye diyeceğiz. Sonra güçlü bir toplumsal devlet oluşturacağız ve sürdürülebilirlik. Bunları yapacağız.
‘Seni yolcu edeceğiz’
AK Parti ve MHP’den birer milletvekili açıklama yaptılar seçim kanununda değişiklik diye. Gideceklerini çok yeterli biliyorlar. Maksatları seçim kanunda değişiklik yapıp milletin iradesini Meclis’e yansıtmak değil. Emelleri koltuklarını korumak. Kardeşim sen milletin sesini bilmiyor musun? Millet kararını vermiş seni yolcu edecek. Seçim Kanununu istersen sabah, öğle, akşam değiştir biz seni yolcu edeceğiz.
Seçim barajı yüzde 3 olsun diyoruz niçin korkuyorsun? MHP için barajı yüzde 7 yaptılar. Koltuk için siyaset yapılmaz.
Hiçbir güç seni o koltuğa mahkum etmez. Hiç meraklanma seni oradan paşa paşa göndereceğiz.
İster sizin hakim olsun ister AYM’ye atadığın şaibeli lider olsun ister senin yandaşın olsun seni bu milletin elinden kimse kurtaramaz. Sandığı getireceksin seni paşa paşa göndereceğiz.
