Bakan Nebati, Şanlıurfa’da Mehmet Akif İnan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen AKP Genişletilmiş Vilayet Müracaat Meclisi Toplantısı’nda konuştu.
“Birileri geldi huzurumuzu bozmaya çalıştı. Bizi kendi halimize bırakmadılar. Kadim kültürümüzden, inancımızdan gelen bir ortada yaşama deneyimimize müdahale ettiler ancak direndik, vefatına direndik” diyen Nebati, “Biz yeniden Ermeni komşumuzla, Süryani meslektaşlarımızla, Kürt kardeşlerimizle, Arap yol kardeşimizle acımızı, yazgımızı paylaşmaya devam ettik” tabirini kullandı.
Nebati, “Salgının başladığı periyotta ‘Türkiye küçülecek, zayıf düşecek, beşerler işlerini kaybedecek, dükkanlar, fabrikalar kapanacak’ dediler. Yeniden karamsarlar, karamsarlar ortamızdaydı, tekrar kötülük yaydılar ancak biz dönüp onlara bakmadık bile. 2020 yılını da 2021 yılını da dünyanın en süratli toparlanan ve büyüyen ülkesi haline getirdik” tabirini kullandı.
‘Sıkıntımız var, aşıyoruz, aşacağız’
Enflasyonla ilgili kahır olduğunu söyleyen Nebati, şöyle devam etti:
“Bize diyorlar ki ‘Ne yapacaksınız, bu işin üstesinden nasıl geleceksiniz?’ Diyoruz ki, 2 yıl evvel, 20 yıl evvel nasıl yola çıkarken zorlukların üstesinden bu milletle ve dava arkadaşlarımızla geleceğiz dediysek, 2 yıl evvel proaktif davranarak alınan kararları bir bir uygulamaya soktuysak, artık de birebir şeyleri yapıyoruz. Hiç merak etmeyin, enflasyonla ilgili bir ıstırabımız var, aşıyoruz, aşacağız. Türk lirasına itimadı arttırıyoruz. Türkiye iktisadını faiz-kur kıskancından çıkardık. Ülkeyi öngörülebilir, istikrarlı bir halde yöneten ve her vakit olduğu üzere milletine, dirayetli başkanımızla bir arada koşuyor, yorulmadan, terlerimizi silerek bütün sıkıntıların üstesinden geliyoruz.
Bu gurur tablosu hepimizin, AK Parti teşkilatının, Türkiye’nin, sessiz yığının. Toplumsal medyada, şurada burada olumsuzluk yayan, palavra dolan haberleri dolayanlar, onlar trolleriyle baş başa kalsınlar. Onlar karamsarlıklarıyla aynanın karşısında birbirlerini yemeye devam etsinler, bu ülke onlara karşın büyüyor, gelişiyor. Bu ülke karamsarlara karşın güçlenerek 21. yüzyıla damgasını vuruyor. Bu ülke hükümetlerimizin uyguladığı bu tip siyasetlerle her türlü sorunun üstesinden geliyor. 20 Aralık’ta Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye modelini ilan ettiğinde, sabahleyin ‘Evet bu iş oldu tamam, gidiyorlar, bu kez çözdük işi’ diyenler, saat 19.00’dan sonra, bundan emin olun başlarını duvarlara vurdular. Zira onların bilmediği bir şey var, bu ülkenin güçlü, kararlı bir başkanı var, ismi da Recep Tayyip Erdoğan.”
‘Bayrak yere inmeyecek, ezan susmayacak’
“Şu anda Türkiye aldığı önlemelerle bölgemizin gücü olmaktan çıkmış dünyanın en kıymetli güçlü ülkelerinden, masada olan ülkelerinden biri haline gelmiştir. Canınızı sıkmayın, üzülmeyin. Hepimiz bir ideal peşindeyiz. Bayrak yere inmeyecek, ezan susmayacak. Bırakın onlar başlarını duvara vursunlar. Bu ülkede her vakit âlâ şeyler olacak. Bütçe disiplininden asla taviz vermiyoruz. KDV’yi temel besin da yüzde 1’e düşürdük. Çiftçimizi, üreticimizi desteklemeye devam edeceğiz. Londra’ya da, Paris’e de, Körfez’e de, Japonya’ya da gideceğiz. Bu ülkenin çıkarları nereyi gerektiriyorsa oraya gideceğiz”
‘İhracatımızı engellemeye çalışıyorlar’
Biz İstanbul’da fuar yapıp, fuarda yurtdışı beşerler gelsin ürettiğimiz makineleri satmaya çalışalım derken, onlar bize ‘sen niçin bürokrasiyle uğraşıyorsun?’ deyip belediyenin buyruğundaki zabıtaları yabancı girişimcilere, yabancı müşterilerimizin önüne salarak ihracatımızı engellemeye çalışıyorlar, onların anlayışı bu. ‘Engel koy, yollarını tıka, beşerler iş yapmasın’ Nasıl ki yurt dışına haber gönderiyorlarsa; geliyor Maliye Bakanımız, bakanlarımız önlerine set koyun, ket koyun diyorlarsa biz oradaki bütün setleri, ketleri kaldırırız. Bizim belediyelerimiz zabıtalarıyla gidip üreticinin önünü kesmez, ihracat yapmaya çalışanların önlerini kesmez, bizim belediyelerimizin zabıtaları sarfiyat ben senin önünde ne yapabilirim der.
Türkiye Cumhuriyeti’nin AKP’nin iktidarının siyasetçisi de, bürokratı da belediye lideri da tek bir vazife üzerine; bu ülkenin çıkarları neleri gerektiriyorsa onları yapın anlayışıyla hareket eder”
