Son yıllarda bilhassa cep telefonu kullanımı ve internetin yaygınlaşması sonucu sanal ortamlarda bahis sitelerinin sayısının arttığını, münasebetiyle bu ortamları sık kullanan genç jenerasyonda de kumar oynama alışkanlığının paralel olarak yükseldiğini söyleyen Psikiyatri Uzmanı Dr. Cengiz Soylu, “Sanal kumar bağımlılığındaki artış, hem dünyada hem de ülkemizde önemli sosyo-ekonomik ve ruhsal sorunlara yol açtı. Bilhassa gençler ortasında kıymetli bir halk sıhhati sorunu haline dönüştü” dedi.
İnternet bağımlılık riskini artırıyor
Kumar oyunlarına ilgi gösterme ve oynamanın tarih boyunca epeyce yaygın bir davranış olduğunu, yıllar içinde oynanan oyunların çeşidinin değiştiğini; yasa dışı ve sanal kumarhanelerin varlığıyla da kumara ulaşımın kolaylaştığının aktaran Dr. Soylu, “Son yıllarda kumar oynama, sanal ortamlarda ve bu ortamı sık kullanan bilhassa gençler ortasında fecî bir süratle yayılmaktadır. Günümüzde bilhassa internet aracılığı ile basitçe ulaşılan spor bahis oyunları giderek daha çok ilgi çekmektedir. İnternet üzerinden bu bahisleri oynama, takip etme ve para yatırma/çekme süreçlerinin çok kolay bir biçimde yapılabilmesi, bağımlılık riskini de artırmıştır” diye konuştu.
40-50 yaşları ortasında daha sık görülüyor
Dünya Sıhhat Örgütü’ne nazaran yetişkinler ortasındaki kumar oynama bozukluğu yaygınlığının ortalama yüzde 3 oranında görüldüğünü söyleyen Uzm. Dr. Cengiz Soylu, bu sorun 40-50 yaş ortasında erkeklerde daha sık görülse de yaş ortalamasının giderek genç yaşlara yanlışsız indiğine dikkat çekti.
Dünyada 350 milyon kişi bağımlı
Kumar bağımlığındaki yaygınlık yaşının giderek genç yaşlara yanlışsız indiğinin altını çizen Uzm. Dr. Cengiz Soylu, “İngiltere Kumar Komitesi tarafından 2021 yılında yayımlanan araştırma sonuçları kumar oynama bozukluğu açısından çocuk ve gençlerin kıymetli risk altında olduğunu ortaya koydu. Araştırmalara nazaran, dünyada yılda yaklaşık 350 milyon kişi sorunlu kumar oynama davranışı sergilemektedir. Böylesine önemli bir sıhhat meselesine rağmen olayların lakin yüzde 10’u tedavi için bir sıhhat kurumuna başvurmakta ve çok az bir kısmı da tedavilerini sürdürmektedir” sözlerini kullandı.
Soylu, bireyleri kumar oynamaya yönelten sebeplerin ardında heyecan arama, eğlenme, aksiyon arayışında olma, istenmeyen his ve fikirlerden kaçma, toplumsallaşma gereksinimi üzere birçok sebep olduğunu belirtti.
Kumar bağımlılığı bir hastalıktır
Psikiyatri Uzmanı Soylu, patolojik kumar bağımlılığının, kişinin biyolojik, ruhsal ve çevresel faktörler üzere çeşitli nedenlerden ötürü ortaya çıkan içsel gerginliğini bastırmak yahut kurtulmak için kumar oynama dürtüsüne mahzur olamama durumu olduğunu, yani bir ruhsal hastalık olduğunu söyledi.
Kaybetseler de yine oynamak isterler
Bir kumar bağımlılığının en kıymetli belirleyicisinin insanların kumar oynamaya büsbütün kapılması ve olumsuz sonuçlarına karşın kumar oynamayı bırakamaması olduğunu belirten Dr. Soylu, şunları kaydetti:
“Bu bağımlılığa birçok sefer artan ölçülerde parayla bahse girme, kumar oynama davranışının sonlandırılamaması yahut durdurulamaması, zihnin daima kumarla meşgul olması, kumar oynamanın omurdaki başka ilgi alanlarından ve günlük faaliyetlerden daha öncelikli hale gelmesi, olumsuz sonuçlar ortaya çıkmasına karşın kumar oynamaya devam edilmesi yahut artan kumar oynama çabası eşlik etmektedir. Kumar bağımlısı beşerler kaybettiklerinde kendilerini tekrar oynamamak için durduramaz yahut bir kayıp limiti belirleyemezler. Kendilerini paralarını geri almaya çalışmak için oynamaya devam etmek zorunda hissederler.”
Aile içi sıkıntılar ve boşanmalara yol açabilir
Kişi hedeflediğinden daha fazlasını kaybettiğinde, kaybedilen para ölçüsü için kendisini suçladığını ve daha sonra daha fazla kumar oynayarak kayıpları telafi etmeye çalıştığını belirten Uzm. Dr. Soylu, “Bu da daha fazla para kaybına neden olur. Bu kısır döngü önemli mali kayıplar, aile içi sıkıntılar, şiddet ve boşanmalar üzere sosyo-ekonomik; depresyon, uyku bozukluğu, intihar üzere ruhsal birçok olumsuz sonuca yol açar. Bu nedenle olguların bu türlü meseleler oluşmadan evvel sıhhat kurumlarına başvurması ve tedavilerini yaptırmaları önemlidir’’ diyerek açıklamalarını noktaladı.
