CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bugün TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya, Tarım Kredi Kooperatifi’nin hazırladığı Ramazan kolisiyle gelen Gürer, kolinin içinde yer alan besin paketlerini tek tek gazetecilere gösterdi.
Her yıl 20 gün öncesinden hazırlanarak market raflarında yerini alan Ramazan kolisini dün birçok markette aramasına karşın bulamadığını belirten Gürer, sonunda bir koliye ulaşabildiğini söyledi.
Kolide yer alan pek çok eserin nerede üretildiğinin belirtilmediğini kaydeden Gürer, alan mercimeğin ise Kanada’dan ithal edildiğine dikkat çekti. Gürer, şöyle konuştu:
2018’te 49 liraydı bugün 169 lira: Her yıl Ramazan ayı gelmeden 20 gün öncesinden Ramazan’la ilgili paketler hazırlanır ve bu paketler marketlerde yer alırdı. Düne kadar aradığımda marketlerde ramazan kolisini bulamadım. Tarım Kredi’nin Ramazan kolisi için belirlediği fiyat 169 lira. 2018 Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde bir ramazan kolisi 49 liraydı. Bugün 169 lira.
Tarım Kredi’de ithal kırmızı mercimek: Şu anda Kanada’dan ithal kırmızı mercimek getiriyoruz. Kırmızı mercimek taban fiyatı 5 bin lira verilmişti. 38 liraya kadar fiyatında Tarım Kredi’de fiyat değişikliği gösteriyor. Tarım Kredi Kooperatifi’nde satılan eserlerin menşei yazmıyor. Koli; makarna, pirinç, iki tane çorba, 1 paket tuz, bir paket bulgur, fasulye, şeker, salça yağ un ve çaydan oluşuyor. Daha evvelki süreçte bu eserlerin ölçüsü içeriği daha kapsamlıydı. Zeytin, peynir buna benzeyen eserler yok.
Fakir 1 pide 1 yağ alırsa fitre bitiyor: 1 kilo toz şeker Türkşeker’in olursa 5 lira 90 kuruştu (yılbaşında), şu anda 8 lira 70 kuruş. Özel kesimde 11 lirayı geçmiş bulunuyor. 40 lira olarak fitre açıklandı. İstanbul’da gramajı düşürülmüş pide 6 TL. Şayet susamlı, yumurtalı (pide) olursa 9 liraya kadar fiyat değişiyor. Şu an fırından 10 liraya aldım. Bir litre yağ 32 lira 50 kuruş. Fitrede 40 lira. Fitre bir yoksulun bir günlük yiyeceğinin karşılanması. Bu durumda yoksul bir pide bir de yağ alırsa fitre bitiyor. Yani fitrenin yoksulun durumunu karşılaması muhtemel değil. Ülkemizde yaşanan enflasyonun bir nedeni yanlış tarım siyasetlerinin yansımaları bugünü yarattı. Üreticinin girdi maliyetleri düşülmedi, girdi maliyetleri katlandı.
Ete yüzde 15 artırım: Et ve Süt Kurumu ‘kuyruk vardı fiyat arttırdık’ diyor. 83 liraya kıyma gelmiş hala ‘yüzde 15 piyasanın altında’ diyor. Demek ki yüzde 15’te artırım geleceğini dolaylı olarak vurguluyor. Emekli 2500 liraya bir fiyat alıyor. Kira, ısınma, aydınlanma, yardım yiyecek ve giyeceğe bu paranın yetme mümkünlüğü yok. 21 eserde arz açığı var ülkemizin buna gübrede dahil. Bir yılda gübreye yüzde 342 artırım gelirse çiftçi gübre atamazsa önümüzdeki süreçte rekolte ve randıman kaybı vazgeçilmez. Bu sonuç şimdiden görüldüğü için Toprak Mahsulleri Ofisi 15 günde 900 bin ton buğday ithal etmek durumunda kaldı. Çiftçimize geçen sene hasatta 2 bin 250 lira vermişlerdi. 6 bin 700 liradan buğday ithal ediyorlar.”
