İBB, halk ozan Veysel Şatıroğlu’nu, 49. mevt yıldönümünde düzenlediği aktiflikle andı. CRR Konser Salonu’ndaki bugün yapılan anma aktifliğine Ekrem İmamoğlu da katıldı. CRR fuaye alanında oluşturulan ve 3 Nisan’a kadar gezilebilecek olan ressam Haydar Özay’ın ‘Aşık Veysel Resimleri’ standını sanatçı ile açan İmamoğlu, İBB Yayınları’ndan çıkan ve Süleyman Şenel tarafından hazırlanan 568 sayfalık ‘Aşık Veysel’ kitabının tanıtımını yaptı. Stant açılışı ve kitap tanıtımının akabinde, Aşık Veysel anısına CRR Konser Salonu’nda bir anma gecesi düzenlendi.
Aşık Veysel’i anlatan kısa sinema, Magma Filarmoni Orkestrası ve Boğaziçi Caz Korosu’nun Aşık Veysel’in dünyaya mal olmuş ‘Uzun İnce Bir Yoldayım’ yapıtı eşliğinde gösterildi.
‘Aşık Veysel’ kitabının koordinatörü Şenel ile büyük ozanın torunu Çiğdem Özer, birer konuşma yaparak hislerini lisana getirdi. Şenel ve Özer’in akabinde kürsüye İmamoğlu çıktı. İmamoğlu’nun konuşmasının satır başları şöyle:
“Bu nasıl bir kudrettir: Aşık Veysel herkesin lisanında ve yüreğinde. Bu nasıl bir izdir? Bu nasıl bir kudrettir? Sözlere sığacağını zannetmiyorum. Alışılmış ki bu hoş topraklar, çok kıymetli beşerlerle farklı medeniyetlerden beslenmiş; geleneklerle, göreneklerle yoğrulmuş, hakikaten çok hoş beşerlerle var oldu. Bu türlü bir kültür oluşmuş aslında coğrafyamızda. Bu kadim toprakların bağrından binlerce yıl boyunca farklı düşünürler, sanatkarlar, bilgeler, devlet adamları çıkmıştır. Anadolu’nun bu büyük kıymetleri, görüşleri, aksiyonları ve yapıtlarıyla dünyayı etkilemiş, dönüştürmüş.
Bu topraklarda hiç unutulmayacak Aşık Veysel: Aşık Veysel, Anadolu’nun çıkardığı en değerli isimlerden biridir. Aşık Veysel, sazıyla, kelamıyla, sesiyle bu toprakların insanlarının gönlünde inanılmaz kıymetli bir taht kurmuş, bir halk sanatkarı olarak halkın vicdanı, tercümanı olmuştur. Anadolu kültüründe derin kökleri olan insan sevgisi, müsamaha, birlik ve beraberlik kavramlarını yapıtlarına taşımış, Anadolu kanısının kuşaktan kuşağa aktarılmasına da büyük katkı sunmuştur. Sunmaya da devam ediyor. Aşık Veysel, her türlü ayrıştırmanın ve ötekileştirmenin karşısında durmuştur. Büyük halk ozanımızın fikrine, kelamına tahminen bugün her zamankinden çok daha fazla muhtaçlığımız var diye düşünüyorum. Onun yapıtlarında bu toplumun yine buluşmasına; saygıyı, müsamahayı, sevgiyi hatırlamasına her vakit inandım ve her vakit o denli düşündüm. Bu hislerle değerli sanatçımıza ne kadar minnet duysak az. Mutlaka sonsuza dek bu topraklarda hiç unutulmayacak Aşık Veysel. Bazen, berbat kelamın bu topraklarda söylenmesi en sıkıntı iş diye düşünürüm. Zira bizi uygunluğa taşıyacak, düzgünlükle buluşturacak o kadar derinlikleri var ki kültürümüzün, geçmişimizin. İşte Aşık Veysel de bunun teminatlarından birisi.
Eserde emeği geçenlere teşekkür ediyorum: İBB Yayınları olarak, Aşık Veysel kitabını okuyucularla buluşturmanın gururunu yaşıyoruz. Yapıtta emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Beylikdüzü Belediye Başkanlığım devrinde Aşık Veysel ismiyle okul açma onuruna kavuştum. Beylikdüzü Belediyesi olarak ortaya koyduğumuz bu yapıtın, şu anda her yıl yüzlerce çocuğumuzu, gencimizi bir sanatçı olarak geleceğe hazırlamasının da büyük bir gururunu yaşıyorum. Bu akşam Beylikdüzü Belediye Başkanı’mız da burada. Bayrağı ona teslim ettik ve o, bu bayrağa en hoş biçimde oraya göz kulak olarak, Ulusal Eğitim’imizin bu hoş okulunun hayatını sürdürmesini, devam etmesini sağlıyor.”
İmamoğlu ‘Barış Türküsü’ne eşlik etti
Konuşmaların akabinde sırasıyla Paul Dwyer, Can Bonomo, Cengiz Özkan, Zafer Gündoğdu&THM Korosu, Aşık Veysel’in dünya mirası türkülerini seslendirdi. İmamoğlu, Zafer Gündoğdu&THM Korosu’nun seslendirdiği Aşık Nesimi Çimen’in “Barış Türküsü” isimli yapıtına sahnede sanatkarlarla bir arada eşlik etti.
Aşık Veysel kitabına 23 müellif imza attı
Yedi kısımdan oluşan kitap, bugüne dek Aşık Veysel ile ilgili hazırlanmış en kapsamlı kolektif eser olma niteliği taşıyor. İBB Yayınlar Koordinatörü Cengiz Özkarabekir’in nezaretinde hazırlanan kitapta, Doğan Kaya, Necdet Kurt, Kutlu İtina, Veysel Kaymak, Gülağ Öz, Hüseyin Cılga, Hayrettin İvgin, Nail Tan, Kadir Pürlü, Sadi Yaver Ataman, Celal Volkan Kaya, Eray Cömert, İhsan Öztürk, Kubilay Dökmetaş, Ahmet Özdemir, Sait Eğrilmez, Caner Işık, Belma Oğul, Serhat Sabri Yılmaz, Zeynel Günbek, Salahaddin Bekki, Şeyma Ersoy Çak ve Eren Eryol’un yazıları yer alıyor.
