AKP ve MHP’nin seçim mevzuatında değişiklik öngören kanun teklifi, TBMM Anayasa Komisyonu’nda çarşamba günü 17 saat süren mesainin akabinde kabul edildi. Görüşmelerde muhalefetin verdiği önergeler reddedildi. AKP’nin, teklifi bu hafta TBMM Genel Şurası gündemine getirmesi bekleniyor.
İYİ Parti Hukuk ve Adalet Siyasetlerinden Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Bahadır Erdem, teklifteki tartışmalı kararlar, AKP’nin teklifle ne amaçladığı, partisinin teklifin kanunlaşması durumunda nasıl bir yol izleyeceği hususlarında soruları cevapladı.
‘Parmak boyası önerisi, AKP’nin seçim güvenliği konusunda itimat vermemesinin sonucudur’
CHP’nin kuruldaki görüşmeler sırasında 2008 yılında kaldırılan ‘parmak boyası uygulaması geri getirilsin’ teklifiyle ilgili Fazilet, şöyle dedi:
“AKP’nin 20 yıldan beri iktidar olduğu Türkiye’de, milletin iradesinin en ufak kuşkuya düşmeden sandığa yansıması için tercih edilebilir hale geldi. Yani bu aslında bir ayıp. 2022 yılında ayıp. Dünyanın kaç ülkesinde kaldı bilmiyorum ancak bizi buna mecbur eden veya da bu noktaya yine getiren AK Parti iktidarı. Son 3-4 seçime baktığınızda, her vakit AK Parti’ye oy atmayan vatandaşların seçim sonuçlarıyla ilgili büyük telaşlar taşıdığı formda seçimler yaptı. Baskın seçimler yaptı. Birtakım seçimlerde mühürsüz oyların sayılması kararını çıkarttı Yüksek Seçim Kurulu’ndan (YSK) ki bu büsbütün hukuka tersti. Seçim güvenliğine tersti. Kimi seçimlerde Anadolu Ajansı, bir buçuk saat bilgi kesti. Ve ondan sonra bir anda aşağı giden AK Parti oyları tekrar üste fırladı…Artık vatandaş bununla ‘trafoya kedi girdi’ formunda alay eder hale geldi. Yani işin özü parmak boyası teklifi yapıldığında bunun sebebi AKP’nin kendisidir. AKP’nin muhalefet partilerine ve seçmene, seçim güvenliği konusunda itimat vermemesinin sonucudur.
‘Seçmenin oylarını gasp etmek gayesiyle yapılan bir seçim değişikliği’
Ne yaparsa yapsınlar her vakit olduğu üzere oyunun ortasında seçim kanununu değiştiriyor. Seçim Kanunu’nu değiştirmesi için seçimleri mi beklemesi gerekiyordu AK Parti’nin. Seçim Kanunu’nu değiştirmek rastgele bir biçimde Anayasa değişikliği falan gerektirmiyor ki. AK Parti, Meclis’teki yükü olan daha doğrusu Meclis’te kâfi milletvekili sayısı olan iktidar olarak 20 yıldan beri 40 kere isteseydi Seçim Kanunu’nu değiştirirdi. Lakin artık yeniden seçmenin, muhalif seçmenin, kendisine oy atmayacak seçmenin oylarını gasp etmek hedefiyle yapılan bir seçim değişikliği bu. Ve yeniden muhalefet partilerini ve muhalif seçmeni tasaya düşüren, hiçbir surette olmaması gereken birtakım değişiklikler var. Lakin ne yaparsa yapsın. Yani parmak boyası geldi ya da gelmedi. AKP’nin ve MHP’nin muhalefetin yapmak istediği hiçbir önergeyi yahut hiçbir değişikliği kabul edeceğini düşünmüyorum. Velev ki hiçbirini kabul etmedi. Hiçbir şey fark etmeyecek sonuç itibariyle önümüzdeki seçimlerde AK Parti ve Cumhur İttifakı seçimi kaybedecek. Buna kararlı olan millet. Millet kararını verdi”
‘Kesinlikle sayın Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı seçilmeyecek’
Önümüzdeki seçimlerde mutlaka ve katiyetle bir sefer Sayın Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı seçilmeyecek. Millet İttifakı’nın adayı, cumhurbaşkanı seçilecek. Tıpkı vakitte da AKP ve MHP’nin oyları da göreceksiniz, daima birlikte göreceğiz, büyük bir düşüş yaşayacak.
‘Hiçbir seçmenin tek bir oyunu dahi heba ettirmeyiz’
Seçim şurası liderlerinin birinci sınıfa ayrılmış yargıçlar ortasından kura metoduyla belirlenmesini öngören unsur ve seçim güvenliğiyle ilgili Fazilet, şöyle konuştu:
“Biz seçim güvenliği için UYGUN Parti olarak çok önemli olarak çalışıyoruz. Zati Seçim İşleri Başkanlığımız, bütün parti vilayet ve ilçe seçim konseylerimiz, seçim sandıklarını bekleyecek olan ÂLÂ Partililer hepsi tek tek belirlendi. Belirleniyor. Vatandaşların şu hususta hiç kaygısı olmasın. Bu seçim inançlı bir halde yapılacak. Ve bu seçimde sandıklardan hiçbir vatandaşın ister Cumhur İttifakı’na ister AKP, MHP, Sayın Recep Tayyip Erdoğan ya da Millet İttifakı’nın adayı ya da Millet İttifakı’nın rastgele bir partisine oy verecek olan hangi parti olursa olsun, hiçbir seçmenin tek bir oyunu dahi heba ettirmeyiz…Biz ÂLÂ Parti olarak bu mevzudaki bütün tedbirlerimizi alıyoruz ve bununla ilgili çalışıyoruz”
‘Bu değişikliği yapma ayıbı, AKP’nin boynuna yafta olarak asılacak’
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin tekrarlandığı süreci hatırlatan Fazilet, şöyle devam etti:
“İl ve ilçe seçim şuraları seçim kanunundaki seçim konseyi başkanlığını o vilayetteki o ilçedeki en kıdemli hâkimin yapmasının bir manası vardır. ‘Birinci sınıf hâkim, birinci sınıfa ayrılmış hâkim’ demiyoruz. En kıdemli. Niçin? Onun artık rastgele bir baskı altına alınmasının olmayacağı, karine olarak kabul edilir. Bu hâkim en kıdemli hakimdir. Artık hiçbir şeyden korkmaz. Kendi mesleğinin, hukukun, adaletin üzerine rastgele bir erkin baskı yapmasını kabul etmez. Niçin? O zira mesleğinde en kıdemli hale gelmiştir. Çok deneyimlidir. Tahminen emekliliğine yakındır. Korkmaz. Baskı altına alınmaz. Artık bunu değiştiriyorlar.
Bu ayıptır ayıp. ‘Niçin değiştiriyorsunuz’ diye adama sormazlar mı? Mazeretiniz ne? Nedir sizin münasebetiniz? Hiçbir seçim 80 ihtilalinden sonra, 82 Anayasası’nda veya da ondan sonraki seçimlerde dahi ya da Türkiye’nin terörünün en karışık olduğu devirlerde bile hiçbir iktidarın aklına gelmeyen Seçim Kanunu’ndaki bu değişikliği yapma ayıbı, AKP’nin boynuna yafta olarak asılacaktır. Bunun ayıbı Cumhur İttifakı’nın boynuna yafta olarak asılacaktır”
‘Bu seçmenlere büyük bir eziyet olacak’
Adres kayıt sisteminde görünmeyenlerin son adreslerinin temel alınarak oy kullanabilmelerine ait düzenleme konusunda Fazilet, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bazı AK Partililer ya da AK Parti’den ayrılmış arkadaşlarımız Seçim Kanunu değişikliklerini verdiklerinde birtakım unsurları ‘intikam maddeleri’ olarak isimlendiriyorlar, birtakım değişiklikleri. Mesela işte demin konuştuğumuz, vilayet ve ilçe seçim konseyi liderlerinin en kıdemli hâkim olarak değiştirilmesini İstanbul seçimlerindeki sükutu hayallerinden, orada tesir edememelerinden birinci seçimdeki Sayın Seçim Heyeti Başkanı’nı buna bağlıyorlar. Tıpkı biçimde hatırlarsanız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a başarısızlıkları şöyle açıkladılar. ‘Bizim seçmenlerimiz seçimde kendi köylerine gidiyor. Oradaki ‘hemşerilik köyümde, memleketimde istediğim seçilsin’ oraya gidiyorlar. Temel ikamet ettikleri büyük kentlerde oy kullanmıyorlar. Onun için ikametlerini aldırdılar’ dediler. Buradaki bu açıklamadan ki bunların hiçbirisi gerçek değil. AKP’nin oyları düştüğü vakit oy düşüren şeyler bunlar değil. Kendi başarısızlığı. Kendi hukuka uygun olmadan kendi tek adam rejimi ile bu ülkeyi yönetmesi. Vatandaşın her gün inim inim inliyor bu rejimin altında. İşte onu güya garanti altına almak için bunu yaptılar. Yani getirilecek kanun geçtiğinde buna uyulacak. Bunun öteki bir devası yok. Burada dönüşüme giren binalar var. Dönüşüme giren binalarda da orada aslında yeniden orada görünmüyor seçmenler. Ya da değiştirmiş ikametini, oradan oraya bütün bu seçmenlere büyük bir eziyet olacak bu işin açıkçası. Ancak kanuna uymak zorundayız. Yeniden gidip oylarını kesinlikle kanunun dediği kütükte kullanacaklarına eminim. Zira, vatandaşlar çok kararlı”
‘Biz de kimi kararları yeterli parti olarak Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz’
CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağı açıklamasını da kıymetlendiren Fazilet, “Biz de DÜZGÜN Parti olarak Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz birtakım kararları. Bununla ilgili çalışmalarımızı yapacağız. Lakin evvel doğal ki kanun geçmesini bekliyoruz. Yani kanun kabul edilmeden ve kanunun son halini görmeden bununla ilgili bir şey söylemek için çok erken. Fakat Anayasa’ya karşıt olan her kararının takipçisi olarak Anayasa Mahkemesi’ne bizler de başvuracağız” diye konuştu.
