Lüleburgaz Belediyesi Toplumsal Takviye Hizmetleri Müdürlüğü’nde çalışan ve yeni evlenen İlknur Gökay Tuncel, 4 Kasım 2021’de akşam saatlerinde işinden çıktıktan sonra Fatih Caddesi’nde kendisini 4 yıldır takip eden Selçuk Gezici’nin bıçaklı saldırısına uğradı.
Tuncel’i bedeninin çeşitli yerlerinde bıçaklayan Gezici, tıpkı bıçakla kendisini de yaraladı. Yaralılar, Lüleburgaz Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken, durumu ağır olan İlknur Gökay Tuncel, hayatını kaybetti. Selçuk Gezici ise tedavisinin akabinde tutuklandı. Soruşturmanın akabinde hazırlanıp Lüleburgaz Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, Selçuk Gezici hakkında ‘kasten öldürmek’ suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet mahpus istendi.
‘Bu kanunları biraz daha sertleştirelim’
Öldürülen İlknur Gökay Tuncel’in babası Recep Gökay ve ablası Nesrin Gökay, 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nü birinci kere İlknur’suz geçirdi. Baba Gökay, kızının bir cani tarafından öldürüldüğünü belirterek, “Bu öldürme olayına kadar gerekli müracaatlarımızı her yere yaptık. Evvel gidiyoruz, tabirimiz alınıyor, arttan gelen cani, ön kapıdan girip art kapıdan çıkıyor. Bir bu türlü, üç bu türlü, beş bu türlü. Bunu daima anlattık. Ama yasalar böyleymiş, maddelere karşı boynumuz kıldan ince ancak şunu âlâ bilelim ki; bu bayan hakları konusundaki yasalar yetersizdir. Katiller mahkemeye çıkıyor; güzel baktın âlâ hal indirimi, makus baktın âlâ hal indirimi. Bu türlü bir dünya yok. Artık Gökay ailesi olarak mahkeme sonuçlarını bekliyoruz. İnşallah yeterli kararlar çıkar da yaramız biraz hafifler diyoruz. Lakin yasalar, bayan hakları konusunda maalesef kâfi değil. Daha ne kadar sürecek, bu durum bilmiyorum. Devlet büyüklerine sesleniyorum; bu maddeleri biraz daha sertleştirelim, canı yanan bizleriz” dedi.
‘Hiçbir biçimde peşini bırakmadı’
İlknur’un ablası Nesrin Gökay ise katilin en ağır cezayı alması gerektiğini belirterek “Devlet büyüklerine sesleniyoruz; bu bayan cinayetlerinin artık son bulmasını istiyoruz. Zira sahiden her gün ülkemizde bunlar yaşanıyor, bunların son bulmasını istiyoruz. Devletimize güveniyoruz ve en ağır halde cezasını almasını istiyoruz. Ağırlaştırılmış müebbet cezasını almasını istiyoruz, tahrik indirimlerinden yahut öteki rastgele bir kabahat hafifletici sebepten faydalanmasını istemiyoruz. Bu 4 yıldan beri devam eden bir olay. Ve 4 yıldan beri daima rahatsız etti. Bunun kameralarda kayıtları var, şahitlerimiz var, davalarımız var. Bunları ihlal etti. Daha evvel uzaklaştırma kararı verildi, ihlal etti, hiçbir biçimde peşini bırakmadı. Devamlı şikayette bulunduk, avukat bile tuttuk. Kendisi kurtulmak için avukat dahi tuttuk fakat bir türlü bir yol katedemedik. Maalesef şimdi isimli rapor çıkarılmadı. Bir an evvel isimli raporun çıkarılmasını istiyoruz ve mahkemede en yakın vakitte ağırlaştırılmış müebbet istiyoruz. Zira süreç hakikaten uzuyor ve uzadıkça bizim de canımız yanıyor. Bir an evvel cezasını bulmasını istiyoruz” diye konuştu.
