CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Özgür Özel’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Türkiye Cumhuriyeti siyasi tarihinin en büyük tükenmişliğinin fotoğrafıdır bu. En büyük acziyetinin fotoğrafı. Bütün televizyonlar canlı yayında. Cumhurbaşkanı, sarayda, partisinin eski vilayet liderlerini, eski milletvekillerini ve mevcut milletvekillerini bir ortaya getirmiş. Onlara ziyafet çekiyor. Kürsüye çıkıyor, ‘bu parti sizin evinizdir, bu çatı altında insan kendi meskenine sahip çıkmak için davet beklemez’ diyor. ‘Bu parti’ dediği yer, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, hepimizin parasıyla yapılmış. Orada kendi partisinin vilayet liderlerine toplantı yapacak acziyette. Türkiye için, demokrasi için utanıyoruz. Yoksa, önümüzdeki devir iktidara talip olan bir parti olarak, rakibimizin bu hallere düşmesinden çok keyifliyiz. Bunu görüp de ‘AK Parti’de işler yolunda gidiyor’ diyecek kimse yok. Bu toplantıyı, AK Parti Genel Merkezi’nde yapamayan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Paraları mı yok, bütçeleri mi yok? Buraya kadar düştülerse buradan sonra daha ne olacak bilinmiyor. Bu kadar büyük bir acziyeti, Meclis’te de eleştirdik. AK Parti Küme Başkanvekili Bülent Turan dedi ki ‘sistem değişti, buna alışacaksınız.’ Bunun alışılacak bir tarafı yok. Bu milletin vicdanından teper. Aklı başında bir müfettiş, orada harcadığınız her kuruşun hesabını sorar, burnunuzdan da fitil fitil getirir, olağan bir demokraside. Buna alışılmayacak. Biz geldiğimizde bu işleri büsbütün birbirinden ayıracağız.
‘Yürümeyen sistem olduğunu AK Partili milletvekilleri bile kabul ediyor’
O cumhurbaşkanının bir partisi olmayacak. Tarafsız olacağına namusu ve onuru üzerine ant içiyorlar, ondan sonra namuslu ve gururlu bir cumhurbaşkanı olarak asla bir partiye aidiyeti olmayacak. Sayın Bülent Turan’a hatırlatalım. Biz alışmayacağız fakat sizde de alışamamışlar. Sayın Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekili İsmail Bilen, ‘eskiden kanun teklifleri iki kısımda gelirdi, fakat yeni sistemde hükümet tarafından kanun teklif etmeyi maalesef kaldırdık’ diyor. ‘Maalesef’ diyor zira bu kanun tekliflerinin yürütme tarafından hazırlandığını o da biliyor. Geçtiğimiz hafta Nükleer Denetleme Kanunu’nun altına imza atanların kanunun neresinden ilgisi vardı? MHP istediği kadar bağırsın, bu sistemin çarpık, tutmamış, benimsenmeyen ve asla yürümeyen bir sistem olduğunu artık AK Partili milletvekilleri bile kabul ediyorlar.
‘Şimdi tam karşıtını savunuyorsun’
Seçim Kanunu, bugün görüşülmeye başlanacak. Hayati Yazıcı ve Feti Yıldız, geçen hafta burada o süper birlikteliği gülümseyerek izledik. Üç yıl evvel Hayati Yazıcı burada. O gün de çok inanıyordu bugün de çok inanıyor. O gün de ‘temsilde adalet’ diyordu bugün de ‘temsilde adalet’ diyor. Hayati Beyefendi beşerde biraz sıkılmak olur. Sen şu an eskiye döndürmeye çalıştığın, ittifaklar ortası d’hondt sistemini sonra ittifaklar ortası d’hondt sistemini, burada anlattın, temsilde adalet dedin, mevcut sistem bunu sağlamıyor dedin, artık tam zıddını savunuyorsun, kazdığın kuyuya kendin düşüyorsun. Geçmişte bunu hangi parti yaptıysa ziyanını gördü. Millet seni göndermeyi başa koyduysa, sandık oyunları ile seçim kanunu değişiklikleri ile iktidara tutunamazsın.
‘Kenan Evren’in barajından 20 yıl istifade ettiler’
Yapılan seçimde başınıza gelecek budur. Yolcudur Abbas, bağlasan durmaz. Kabulümüzdür getirin, her kaidede sizi yeneceğiz. Kaygının ecele yararı yok. Barajı yüzde 7’ye indiriyorlar. Cumhur İttifakı gururla sunar, Kenan Evren’in güzel torunları… 20 yıl Kenan Evren’in barajından istifade ettiler, artık 7’ye indiriyorlar. Baraj çıtasını MHP’ye nazaran ayarlıyorlar. MHP’nin bu barajı geçemeyeceğini bildikleri için, ruhsal olarak MHP AK Parti’ye muhtaç değilmiş üzere yapıyorlar, bir yandan Hayati Yazıcı yandan yana söylüyor, Feti’ye karşı. Orada gördük itişleri kakışları. ‘Zaten partinin biri barajı geçince öbürü de geçilmiş sayılacak’ diyor. Feti Beyefendilerin yüzde 6’larda, 5’lerde olduklarını cümle alem biliyor. MHP’nin geçebileceği kadar alçak, aşağıdaki partilerin yetişemeyecekleri hissiyatı yaratmak için siyasi mühendislik hesabı.
‘Kendilerini var eden maddeyi bugün kaldırmaya çalışıyorlar’
Daha trajik bir durum var. 411 sayılı Yüksek Seçim Heyeti kararı. 2 Ağustos 2002 tarih. Ne diyor? Seçimlere girecek partileri belirliyor. Örgütlenmesini tamamlamış partileri sayıyor, tam 20 tane, içinde AK Parti yok. 41 vilayetteki örgütlenmesini tamamlayıp, kongresini yapıp, altı ay geçip, seçime girme yeterliliği olan partiler ortasında AKP yok. Kümesi olduğu için giriyor. Kendilerini var eden, iktidara taşıyan maddeyi bugün kaldırmaya çalışıyorlar. Nereden nereye? AK Parti, tek başına iktidara geldiği 3 Kasım seçimleri… Tabi Sayın Devlet Bahçeli’nin mahareti büyük. Millet acı reçeteyi içmiş, reaksiyon yüksek, enflasyon yeni yeni düşüyor, uygun sonuçlar alınmaya gelmeden, ‘hemen gidelim. Ecevit, ‘siyasi intihar olur.’ diyor. Burayı AK Parti’ye aldığı oyun iki katı sandalye temin ederek iktidarı teslim ediyorlar. Sayın Bahçeli, yıllarca AK Parti’ye en ağır kelamlar söyledin. Bugünkü değişikliği o gün yapsalardı ne olurdu? ‘Demokrasiye darbe.’ Bu varoluşsal çelişkiyi sürüklendikleri, kendilerini seçime sokan husus ile kavgalarını, siyasi çukur açısından görmek lazım. Siyaseten dipteler, perişan haldeler. Buna tenezzül eder mi insan?
‘Beter olacaksınız’
Bunlar her istikametten çırpınışlar, sandık başındaki oyunlar, itirazlar… Hepsine hazırız. Ne oldu, İstanbul? Sandıkları koruduk, 19 gün gayret verdik, çatır çatır mazbatayı aldık, geldiler seçimi YSK’dan iptal ettirdiler, ne oldu? 60 gün sonraki seçimi, ‘sökerek biz alacağız’ diyorlardı. Ne Soylu’nun hakaretleri, tehditleri; ne Devlet Bahçeli’nin Boğaz Köprüsü üzerinde müzikli mehter marşlı mitili atmaya gittiler, iki gün sonra vatandaş yüzlerine bakmadığı için dönüp, geldiler. Neden? Zira vatandaş ‘ben bir karar verdim, size verince baş tacı da artık mi alaşağı, size olunca ulusal irade de artık mi kirli irade, oyuma mundar diyorsunuz haydi oradan’ dedi. Yediler demokrasi tokadını geldiler. Fark, 806 bin. Beter olacaksınız beter beter. Bu millete; bu zulmü, bu artırımı, bu haksızlıkları reva göreceksiniz, vallahi uykunuzun kaçtığı kadar var Sayın Erdoğan, haklısınız. Geceleyin uyanıp uyanıp kendi kulağınıza kendi sesiniz geliyor ya. Yanlışsız. İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder. Kaybedeceksiniz. İstanbul’u kaybettiniz, Türkiye’yi kaybedeceksiniz. Bu kadar net. Uykunuzun kaçması olağandır. Hayati Yazıcı’nın Sizden yediği fırçalar da boşuna değildir. O da hak etti siz de hak ettiniz.
‘Köprüyü ücretsiz yapacaksın’
Sayın Devlet Bahçeli, dün çıkıp küme toplantısı yaptı, ağzına geleni söyledi. Umursayan kim, başa takan kim? Nasıl olsa, dün hain dediğini bugün kahraman ilan etmiyor musun? Tutmuş, ‘Çanakkale Köprüsü milletin sırtına yük’ demişiz. Kardeşim köprü yapılsın. Devletin parasıyla yaparsın ve o köprüyü parasız yapacaksın. Köprünün kendi hoş de euro 4 lirayken mutabakat yapmışlar euro olmuş 15 lira. KDV artı garanti vermişler. İmzayı atanlar değil 84 milyon ödeyeceğiz bu parayı.
‘Bütün siyasi partileri kapatan Kenan Evren’den ne farkın kalır’
Bir de Türk Tabipleri Birliği. Tutturmuşlar kapatılsın. Neredeyse her vilayette odası var. 100 bin üyesi var. Bu hekimler oy kullanırken kırbaç altında oy kullanmıyor. Sizin üzere anayasa değişikliğinde atmamış pulları geride toplatmıyorlar. Kabine girip oy veriyorlar. Onlar da gelip TTB’yi seçiyorlar. Sen kurt tabipleri birliğini çıkarmak istiyorsan, çıkar. En demokratik biçimde seçilen 101 bin tabibin niçin kapatılıyor? Bütün siyasi partileri kapatan Kenan Evren’den ne farkın kalır? Kapatacaksa hekimler kapatır. Değiştirecekse hekimler değiştirir. İttifak ortağından aferin almak için iler fiyat tarafı yoktur
‘Bir yıllık artırım havaya gitti’
Vedat Alım yeni bakanlarımızdan. Bakan olur olmaz çabucak lisana, Cumhur ittifakı lisanına uymuş. Minimum fiyat tartışmaları yapılıyormuş, bunu manalı bulmuyormuş. Sayın Bakan, alın terinin karşılığını talep etmenin neresi yanlış. Bir diğeri Türk İş’in Sayın Genel Lideri Ergün Atalay. ‘Asgari fiyatı aralıktan aralığa konuşuyoruz, konuştuk bitti.’ Bu türlü şey mi olur? Bizim kanun teklifimiz vardı. Taban fiyata artırım yapıldı. Yüzde 33 enflasyon. Yalnızca bugün için. Artırım 1458 lira. Enflasyon 1037’sini yutmuş. Yalnızca bu ay için. Bir yıllık artırım havaya gitti.
‘AKP’nin kuyruk olduğunu herkes görüyor’
Mealen söylüyorum. Kuyruklar Tayyip Bey’in hududunu bozuyor. Kuyruktan rahatsız oluyor. Zira 70’lerdeki Kıbrıs Barış Harekatı’ndan ötürü kuyrukları çok istismar etmişti. CHP ‘kuyruk demektir’ demişti. 50 yıl sonra AKP’nin kuyruk olduğunu herkes görüyor.
‘O dediğinden beri yüzde 27 buçuk artmış’
Sayın Nebati her lafı parodiye dönüşmüş durumda. Kur muhafazalı mevduatı bulmuşlardı, o gün demiştik ki ‘zenginler faize para koyacak, faizden daha çok dolar getirdiyse ortadaki farkı garibanlar karşılayacak.’ Birinci ödeme noktasına geldik. Hani kurun ateşi sönmüştü? Bu yüzde 27,41’lik artışın 23,66’sını sizin verginizden karşılanıyor. Üç ay evvel ne dediysek o. Haydi çıksınlar, ‘dememiştiniz’ desinler. Nurettin Nebati, Türk lirasının pahasının en düşük durumda olduğunu, inecek yer kalmadığını söylemiş. Bir yandan acı acı gülümseten bir yandan kendi halimize mi acıyalım bu bakanın haline mi acıyalım, düşündüren tablo. Üç ay evvel ‘kurdaki köpüğü aldık, bundan sonra artış beklemiyoruz.’ O dediğinden beri yüzde 27 buçuk artmış”
