Akiba, ay başında kamuoyunda imzaya açtığı “liderlerin Ukrayna’da nükleer silaha başvurmamalarını isteyen” dilekçesi akabinde basına açıklama yaptı. Japonya Dış Muhabirler Kulübündeki (FCCJ) toplantıda konuşan Akiba, Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin‘in nükleer silah kullanma tehdidine reaksiyon gösterdi.
‘Canlı cehennemi yaşadık’
ABD’nin 1945’te Hiroşima ve Nagazaki’ye attığı nükleer bombaları anımsatan Akiba, mağdurların “canlı cehennemi yaşamaya” maruz kaldığını söyledi. Dünya önderlerinden, “nükleer bir atağın yol açacağı hasarın gözlemlenmesi için iki kenti ziyaret etmelerini” isteyen Akiba, ülkesine de seslendi.
Akiba, Ekim 2021 seçimlerinde Hiroşima seçim bölgesinden meclise giren Japonya Başbakanı Kişida Fumio‘ya “liderleri ikna et” davetinde bulundu.
Kişida’dan, Putin dahil dünya başkanlarıyla bir ortaya gelmesini talep eden Akiba, atom bombası mağdurlarının inançlarını, muhataplarına aktarmasını istedi.
1 Mart’ta duyurduğu dilekçesi şimdiye dek 95 bin imzaya yaklaşan Akiba, 1999-2011 periyodunda Hiroşima Belediye Başkanlığı yapmıştı.
Yok olan hayatlar ve kentler: Hiroşima ve Nagazaki
1945 yılında İkinci Dünya Savaşı’nın Pasifik muharebeleri sürerken ABD, 6 Ağustos’ta Japonya’nın Hiroşima, 9 Ağustos’ta da Nagazaki kentlerine atom bombası atmıştı. Yaklaşık 13 bin TNT (tri-nitro-toluen) kuvvetindeki uranyum katkılı bomba, merkezinde 3 bin santigrat derece ısı oluşturarak Hiroşima’nın yüzde 70’ini yok etti. 1,5 kilometre çapındaki alanda her yeri dümdüz eden atom bombası, birinci evrede 80 bin ve 1945 sonuna dek ise 140 bin kişinin vefatına yol açtı.
Bombalamada yaralanan çok sayıda kişi tıbbi yardım alamadan ölürken, kente yardım götürmeye gidenler de bomba sonrası oluşan radyoaktif yağmura maruz kalarak hayatını kaybetti.
Nagazaki’ye ise yerin 500 metre üzerinden atılan ve 22 bin TNT gücündeki bombanın yıkım gücünü kentin etrafını çevreleyen doruklar sınırlarken birinci evrede 70 bine yakın kişi öldü ve Nagazaki’nin yarısı yok oldu.
Yarım milyon insan öldü
Amerikalılar meyyit sayısının 117 bin, Japonlar ise yarım milyona yakın olduğunu açıklarken, “Hibakuşa” ismi verilen mağdurlarda vahim yaralar açıldı.
Hibakuşalar üzerindeki radyasyon zehirlenmeleri, nükleer güç endüstrisinde emniyet düzeylerinde ölçüm standardı sağladı.
Savaşın kırılma noktaları olarak bilinen atom bombaları, Japonya’nın teslim olmasına sebep olurken ortaya çıkan sonuç da milletlerarası münasebetlerin dönüşmesine yol açtı.
ABD ve Sovyetler, 1950’ye kadar geliştirdiği daha kuvvetli hidrojen bombalarını kıtalar ortası balistik füzelere (ICBM) nasıl monte edeceğini formüle etti ve dünya “aşırı güç kullanabilme” çağına adım attı.
Dünya, 1960 ve 1990 ortasını nükleer savaşın gölgesinde yaşarken iki nükleer gücün birbirlerine “doğrudan” savaş açma yüreğini gösteremediği “Soğuk Savaş” devrine girmişti.
